Fuat ÜSTÜNDAĞ (şimdiye kadar 118 posta) | | PAŞAM
işte ben, işte resimin
Ya sen peki
Nerdesin sen tosun paşam.
Gözlerin nerde
Sesin nerde
Sesini duymak, seni görmek,
Hiç ayrılmamak istiyorum.
Yalnız seni görmek, hep gecede
Hep düştemi olacak.
Seni çok özledim
Bırakma beni rüyalara
Ya bir haber sal
Ya sen gel buralara
PERİŞAN
Hayatımız dönmüş bir pervaneye,
Fırtına bir yanda rüzgar bir yanda.
Hele kış gelipte,karlar yağanda,
Bülbüller uğramaz güller perişan.
Sıkıntılar sardı dört yanımızı
Beyaza boyadı saçlarımızı.
Konuşturmaz oldu sazlarımızı,
Bozulmuş perdeler teller perişan.
Kader ağlar ördü bu başımıza,
Kelepçeler vurdu hem kolumuza.
Yalakalar doldu sağ solumuza,
Doğruyu söyleyen diller perişan.
Üstündağ derdini kimseye açma,
Yapılan işlerin çoğusu saçma.
Çare değil tabi, boş verip kaçma,
Sorunu çözecek yollar perişan.
Dostum Ramazan Tarakçı'ya
Karanlık gecede yol bilmez gibi,
Bu divane gönlüm seni arıyor.
Telefon haberi beni sarmıyor,
Gözlerim yalansız seni arıyor.
Gönlümde taht kuran o dostlukların,
İçten bakışların pos bıyıkların,
Olmaz dediğinde kesin kararın.
Sorun çözmek için seni arıyor.
Gerçek dostum diye sırrımı verdim,
Hiç unutmam seni taptaze sevgim.
İhanetin olmaz iyi bilirim,
Gönlüm her toplumda seni arıyor.
Ayrılığa sebep işte öyle şey,
Kimi saz çalmıştık, kimisinde mey,
İşte böyle dostum,can Ramazan Bey.
Gezdiğim sokaklar seni arıyor.
Sıkıntıma koşar çare olurdun,
Haftayı bulmazdı beni arardın.
Kafan estiğinde çıkar gelirdin,
Üstündağ bunamış seni arıyor.
Ramazan Tarakçı'ya
Gönül bahçemdeki gülüm solsada,
Üzülsem ağlasam, mutsuz olsamda.
Unutsam her şeyi anlamasam da,
Yine dostluğunu unutmayacağım.
Olurya zamanla unutulsamda,
Horlanıp kapından kovulursamda,
Dostluğuna layık olamasam da,
Yine dostluğunu unutmayacağım.
Zincire vurulmuş öyle kalsamda,
Bu seven gölüme ecel olsanda,
Bu güzel dostluğu kabre koysanda,
Yine dostluğunu unutmayacağım.
Üstündağ diyor ki geldim giderim,
Senin dostluğunu iyi bilirim.
Sana mutluluk sağlık dilerim,
İnan dostluğunu unutmayacağım.
|